Öncelikle Türkiye'nin ihracat performansını değerlendirirsek, ilk dokuz aylık dönemde geçen seneyle kıyaslandığında %0,6 oranında bir artış ile ihracatımızın 112 milyar dolara ulaştığını görebiliyoruz. Sadece Eylül ayı ihracatı ise % 11 oranında artış ile 12,5 Milyar Dolar olarak gerçekleşmiştir.

İlimiz ihracatına gelecek olursak, TİM verilerine göre Denizli ihracatının Ocak-Eylül döneminde % 12 artışla 2 Milyar 259 Milyon Dolara, Denizli İhracatçılar Birliği tarafından kayda alınan ihracatın ise aynı dönemde % 18 oranında artış ile 1 Milyar 552 Milyon Dolara ulaştığını görebiliyoruz. Yılsonu itibari ile DENİB tarafından kayda alınan ihracatın, bu performansın devam etmesi halinde 2 Milyar Doları aşabileceğini ifade etmek mümkün. Diğer taraftan DENİB tarafından Eylül ayında kayda alınan 197 Milyon Dolarlık ihracat yeni bir rekor anlamına geliyor. Bu değer kuruluşumuzdan beri kayda alınan en yüksek aylık değer.

TİM verilerine göre Denizli Ocak-Eylül döneminde Türkiye'nin en fazla ihracat gerçekleştiren illeri arasındaki sıralamada, ihracat artış oranı bakımından ilk üçteki yerini korudu; %11,8'lik yükselme ile ihracatın en fazla artıran ikinci şehir olmayı başardı.

Dünya ekonomisine ilişkin genel bir değerlendirme yapmak gerekirse, gelişmiş ülkelerin ekonomilerin olumlu gelişmelerin beklendiğini, gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerinde ise önümüzdeki yıllarda bir miktar hız kesme olacağı yönünde tahminler öne çıkıyor. Bir başka ifade ile gelişmekte olan ülkelerde büyüme azalan bir trend sergiliyor. Esasen bunu bir normalleşme süreci olarak da değerlendirebiliriz. Açıkçası Eylül ayı Türkiye ihractında Avrupa'ya yapılan ihracatta, % 12 oranında bir artış yakalanması, bu beklentileri teyit eder bir istatistik olarak değerlendirilebilir.

Bilindiği gibi Mayıs ayından bu yana tüm piyasa aktörlerinin ve ihracatçıların kulağı, Amerikan Merkez Bankası FED'den gelecek haberlerde. Son FED toplantısında da, parasal genişlemeden çıkış ötelendi ve bu anlamda belirsizlik devam ediyor. FED'in açıklamaları diğer gelişen ekonomilerle birlikte Türkiye'nin para birimini etkiliyor. Açıkçası Merkez Bankası Başkanımız Sayın Erdem BAŞÇI Denizli'de yaptığı açıklamada, Türk Lirasının değer kaybının devam etmeyeceğini hatta, 2014 yılında kur düzeyinin 1,80'lere kadar gerileyebileceğini ifade etti. Özetle söylemek gerekirse, bu açıklama ile ihracatçıların yüreği ağzına geldi. Biz ihracatçılar olarak her zaman olduğu gibi yine aynı noktadayız. Bizim istediğimiz enflasyona ezdirilmeyen istikrarlı kur seviyeleridir. Evet şu anda sepet kur 2,35 ile 2,40 arasında gidip geliyor. TİM tarafından gerçekleştirilen ihracatçı eğilim anketinden çıkan sonuçlar, dolar kuru için 1,90 -1,95 aralığını, sepet kur için ise 2,20 düzeylerini işaret etmişti. Öte yandan, bütün para birimleri dolar karşısında değer kaybederken, TL'nin rekabetçi düzeyinin korunmasının ihracatımız dolayısıyla ekonomimiz açısından son derece önemli olduğunu düşünüyoruz.

 

Saygılarımla,

 

Süleyman KOCASERT

DENİB Başkanı

s.kocasert@denib.gov.tr